İmamlık İrşad ve Cemaatle İletişim
%15indirim
127,50 TL
108,38 TL
14,45 TL den başlayan taksitlerle!!
Derdimiz dünya mı, ahiret mi? Allah rızası mı, nefsin sevdası mı? İlk olarak buna karar vermeliyiz.
Peygamber Efendimiz`in davet metodunu çok iyi bilmeli, kırmadan dökmeden sevdirerek herkesi kucaklayan bir davet metoduna yani kolaylaştırma ve müjdeleyeci olma özelliğine sahip olmalıyız.
Psikolojik travma geçiren insanların yeri geldiğinde danışmanı, bekar gençlerin evlendirilmesi hususunda arabulucu, aralarında kavga olan insanları barıştıran, sırrını bile emanet edebileceği güvenilir bir dost, borcu olanın zor durumunu gidermek için zenginden para alıp fakire veren bir aracı, eşler arasındaki kırgınlığı ve dargınlığı giderebilen bilge bir insan olmalıyız.
Noterlik vazifesinden tutun, sulh mahkemesine, psikiyatristlikten sosyologluğa, hoca efendiliğinden tutun yani normal rehabilitasyonda çalışan bir uzman gibi, imam hatiplik böyle zorlu ve zevkli bir görevdir. Çünkü biz hayatın bütün merkezinde ve alanlarında İslam’ın nefesinin olması
gerektiğine inanan insanlarız.
Cemaatin çocuklarıyla çocuk oluyorsunuz, dertleriyle dertleniyorsunuz, hastaları ve cenazeleriyle ilgileniyorsunuz, düğünlerinde ve bayramlarında bu insanların yanında oluyorsunuz… Bundan daha zevkli bir şey yoktur.
Allah’ı sevmeyen zaten itaat etmez ve Efendimiz’in sünnetine riayet etmez. İnsanları sevip onlara değer vereceksin. Sevmeyi, sevilmeyi ve sevdirmeyi bilen insan huzurludur.
Yerine göre bir baba oğul, yerine göre abi-kardeş hem çok güzel hem de tarifi imkansız bir Hastasıyla, cenazesiyle, düğünüyle, nikâhıyla, nişanıyla, sünnetiyle, hasılı hayatın her safhasında onlarla iç içe olunmalı. Sadece vaaz ve namazla sınırlı kalınmamalıdır…
Sevgiye, sevmeye, sevilmeye, maddi ve manevi ilgiye ihtiyacı olan insanlardan bunları esirgememek lazım.
Nefsimizin Allah’ı ve Allah’ın da bizim nefsimizi sevdiği kullarından olmak ümidiyle…
Peygamber Efendimiz`in davet metodunu çok iyi bilmeli, kırmadan dökmeden sevdirerek herkesi kucaklayan bir davet metoduna yani kolaylaştırma ve müjdeleyeci olma özelliğine sahip olmalıyız.
Psikolojik travma geçiren insanların yeri geldiğinde danışmanı, bekar gençlerin evlendirilmesi hususunda arabulucu, aralarında kavga olan insanları barıştıran, sırrını bile emanet edebileceği güvenilir bir dost, borcu olanın zor durumunu gidermek için zenginden para alıp fakire veren bir aracı, eşler arasındaki kırgınlığı ve dargınlığı giderebilen bilge bir insan olmalıyız.
Noterlik vazifesinden tutun, sulh mahkemesine, psikiyatristlikten sosyologluğa, hoca efendiliğinden tutun yani normal rehabilitasyonda çalışan bir uzman gibi, imam hatiplik böyle zorlu ve zevkli bir görevdir. Çünkü biz hayatın bütün merkezinde ve alanlarında İslam’ın nefesinin olması
gerektiğine inanan insanlarız.
Cemaatin çocuklarıyla çocuk oluyorsunuz, dertleriyle dertleniyorsunuz, hastaları ve cenazeleriyle ilgileniyorsunuz, düğünlerinde ve bayramlarında bu insanların yanında oluyorsunuz… Bundan daha zevkli bir şey yoktur.
Allah’ı sevmeyen zaten itaat etmez ve Efendimiz’in sünnetine riayet etmez. İnsanları sevip onlara değer vereceksin. Sevmeyi, sevilmeyi ve sevdirmeyi bilen insan huzurludur.
Yerine göre bir baba oğul, yerine göre abi-kardeş hem çok güzel hem de tarifi imkansız bir Hastasıyla, cenazesiyle, düğünüyle, nikâhıyla, nişanıyla, sünnetiyle, hasılı hayatın her safhasında onlarla iç içe olunmalı. Sadece vaaz ve namazla sınırlı kalınmamalıdır…
Sevgiye, sevmeye, sevilmeye, maddi ve manevi ilgiye ihtiyacı olan insanlardan bunları esirgememek lazım.
Nefsimizin Allah’ı ve Allah’ın da bizim nefsimizi sevdiği kullarından olmak ümidiyle…
Bu ürüne ilk yorumu siz yapın!