Kalenderiye - Kapadokya Dörtlüsü 3
%15indirim
126,88 TL
107,84 TL
14,38 TL den başlayan taksitlerle!!
Kalenderiye 1324 yılında bir İtalyan manastırında yaşayan “ermiş”
Mazzone ile açılır. Vaktiyle Anadolu’yu dolaşmış Venedikli bir
tüccar olan Mazzone, o tarihlerde kullanılmayan Latin harfleriyle Türkçe bir itirafname yazmıştır. Aşkın, çaresizliğin, isyanlarla katliamların coğrafyası Calenderia, takvime uygun olarak yaşayanların ülkesidir. Calenderia, varlıkla yokluğu ve zamanı
tartışan dervişler diyarıdır.
Gürsel Korat, Zaman Yeli’yle başlattığı eşsiz bakış açısını Kapadokya Dörtlüsü’nün üçüncü kitabında da sürdürüyor ve okuru
başka bir oyuna sürüklüyor: Kalenderiye Türkçede kullandığımız
29 harften fazlasıyla yazılmış ilk roman olduğundan, ô, û, ñ gibi
Türkçe sesleri farklı ifade ederek yeni bir anlatı ortaya koyuyor.
2009 Notre Dame de Sion ödülünü kazanan Kalenderiye’de anla-
tıcı hem göze hem kulağa hitap ediyor.
Yusuf Pîr, “Gidek!” didi ve atıñ üstüne sıçıradı. Sertahrir’iñ at binmesine yardım itdim. Pîrimiñ atı orta boyluyudu, “lıkkadak lıkkadak” koşuyor, Sertahrir’iñ eşkin atı da üstünde taşıdığı azametli kelleniñ kadrini bilir gimi “şangılıtıstıs” iderek bek dâğişik bir yörüyüşünen gidiyorudu.
Mazzone ile açılır. Vaktiyle Anadolu’yu dolaşmış Venedikli bir
tüccar olan Mazzone, o tarihlerde kullanılmayan Latin harfleriyle Türkçe bir itirafname yazmıştır. Aşkın, çaresizliğin, isyanlarla katliamların coğrafyası Calenderia, takvime uygun olarak yaşayanların ülkesidir. Calenderia, varlıkla yokluğu ve zamanı
tartışan dervişler diyarıdır.
Gürsel Korat, Zaman Yeli’yle başlattığı eşsiz bakış açısını Kapadokya Dörtlüsü’nün üçüncü kitabında da sürdürüyor ve okuru
başka bir oyuna sürüklüyor: Kalenderiye Türkçede kullandığımız
29 harften fazlasıyla yazılmış ilk roman olduğundan, ô, û, ñ gibi
Türkçe sesleri farklı ifade ederek yeni bir anlatı ortaya koyuyor.
2009 Notre Dame de Sion ödülünü kazanan Kalenderiye’de anla-
tıcı hem göze hem kulağa hitap ediyor.
Yusuf Pîr, “Gidek!” didi ve atıñ üstüne sıçıradı. Sertahrir’iñ at binmesine yardım itdim. Pîrimiñ atı orta boyluyudu, “lıkkadak lıkkadak” koşuyor, Sertahrir’iñ eşkin atı da üstünde taşıdığı azametli kelleniñ kadrini bilir gimi “şangılıtıstıs” iderek bek dâğişik bir yörüyüşünen gidiyorudu.
Bu ürüne ilk yorumu siz yapın!