Sokrates'in Savunması
%15indirim
109,38 TL
92,97 TL
12,40 TL den başlayan taksitlerle!!
Platon’un Sokrates’in Savunması (Apologia Sokratous) adlı diyaloğu daha çok Apologia olarak bilinir. Eski Yunancada “mahkeme karşısında yapılan savunma” anlamına gelir.
Platon’un bu eseri MÖ 399 yılının bahar aylarında yapılan bir davayı ele almaktadır. Bu mahkemede, Sokrates Atinalı gençleri yozlaştırmak ve Atina’nın resmî görüşlerini reddederek kente yeni inançlar getirmesi suçlamalarıyla karşı karşıyadır.
Sokrates’in mahkemeye verilmesinin görünürdeki en büyük sebebi, Atina devletinin tanımış olduğu, Olympos dağında ikamet eden Zeus, Apollon ve Athena gibi geleneksel tanrı ve tanrıçalara inanmıyor oluşudur. Pagan inançlara sahip olan Eski Hellenlerin gündelik yaşamında dinin ne kadar başat bir rol oynadığı düşünülecek olursa, bu yabana atılacak ve Atina yurttaşlarınca hoş görülecek bir suç değildir. Bu suçlamayı Atinalılar gözünde inanılır kılan en önemli unsurlardan biri, Sokrates’in Atina’da felsefeyle uğraşması ve yerin altında ve üstünde bulunan varlıkları farklı bir şekilde açıklamaya kalkışarak geleneksel dinî izahları bertaraf etmek istiyor olduğu iddiasıdır.
Metin boyunca görüleceği üzere, Sokrates tüm akıl yürütme ve belagat yeteneklerini kullanarak kendisini defalarca aklamış olsa da, karşısında onun suçluluğuna en baştan ikna olmuş olan bir jüri vardır. Ahlâki bir zemin üzerinden yapılan suçlamalar, aslında devrin siyasi çalkantılarının sonucudur. Sokrates, bir yönüyle savaş yorgunu Atina’nın kendini aklamak için verdiği kurbanlardan birisi olmuştur.
Platon’un bu eseri MÖ 399 yılının bahar aylarında yapılan bir davayı ele almaktadır. Bu mahkemede, Sokrates Atinalı gençleri yozlaştırmak ve Atina’nın resmî görüşlerini reddederek kente yeni inançlar getirmesi suçlamalarıyla karşı karşıyadır.
Sokrates’in mahkemeye verilmesinin görünürdeki en büyük sebebi, Atina devletinin tanımış olduğu, Olympos dağında ikamet eden Zeus, Apollon ve Athena gibi geleneksel tanrı ve tanrıçalara inanmıyor oluşudur. Pagan inançlara sahip olan Eski Hellenlerin gündelik yaşamında dinin ne kadar başat bir rol oynadığı düşünülecek olursa, bu yabana atılacak ve Atina yurttaşlarınca hoş görülecek bir suç değildir. Bu suçlamayı Atinalılar gözünde inanılır kılan en önemli unsurlardan biri, Sokrates’in Atina’da felsefeyle uğraşması ve yerin altında ve üstünde bulunan varlıkları farklı bir şekilde açıklamaya kalkışarak geleneksel dinî izahları bertaraf etmek istiyor olduğu iddiasıdır.
Metin boyunca görüleceği üzere, Sokrates tüm akıl yürütme ve belagat yeteneklerini kullanarak kendisini defalarca aklamış olsa da, karşısında onun suçluluğuna en baştan ikna olmuş olan bir jüri vardır. Ahlâki bir zemin üzerinden yapılan suçlamalar, aslında devrin siyasi çalkantılarının sonucudur. Sokrates, bir yönüyle savaş yorgunu Atina’nın kendini aklamak için verdiği kurbanlardan birisi olmuştur.
Bu ürüne ilk yorumu siz yapın!