Vişne Bahçesi
%15indirim
85,75 TL
72,89 TL
9,72 TL den başlayan taksitlerle!!
1903 yilinda Tiyatro Sansür Kurumu’nun oyundan yasakladigi bir bölüm...
“Insanlik kendini gelistirerek ilerliyor. Eskiden akil erdiremedigi bazi kavramlara gittikçe yaklasiyor, aydinlaniyor. Iste bu nedenle çalismamiz, tüm gücümüzle çalisarak gerçegi arayanlara yardimci olmamiz gerekir. Bugün Rusya’da çok az kisi çalisiyor. Tanidigim okumus kisilerin büyük bir çogunlugu hiç bir arastirma yapmiyor. Henüz çalismaya, ise yatkin degiller. Kendilerini “entelektüel“ olarak adlandirirlar, hizmetçilerine “sen“ diye hitap ederler, kölelerine hayvan muamelesi yaparlar. Ne yeni bir sey ögrenirler, ne de ciddi bir seyler okurlar. Kisacasi hiçbir sey yapmaksizin, bilimden yalnizca söz ederler, sanattan da anladiklari yoktur. Hepsi ciddi, asik suratlidir, yalnizca önemli konulardan söz ederler ve felsefe yaparlar. Onlara göre isçiler korkunç yemek yiyen, otuzu kirki bir odada, tahtakurulari, les gibi kokular, küf ve rutubet içinde, yastiksiz uyuyan düsük ahlakli kisilerdir...
Ve açikça görülüyor ki bizde yapilan bütün akillica konusmalar dikkatleri baska yöne çekmeye ve göz boyamaya yöneliktir. O pek sik sözü edilen kresler, okuma odalari nerede? Onlardan yalnizca romanlarda söz edilir.“
(Arka Kapak)
“Insanlik kendini gelistirerek ilerliyor. Eskiden akil erdiremedigi bazi kavramlara gittikçe yaklasiyor, aydinlaniyor. Iste bu nedenle çalismamiz, tüm gücümüzle çalisarak gerçegi arayanlara yardimci olmamiz gerekir. Bugün Rusya’da çok az kisi çalisiyor. Tanidigim okumus kisilerin büyük bir çogunlugu hiç bir arastirma yapmiyor. Henüz çalismaya, ise yatkin degiller. Kendilerini “entelektüel“ olarak adlandirirlar, hizmetçilerine “sen“ diye hitap ederler, kölelerine hayvan muamelesi yaparlar. Ne yeni bir sey ögrenirler, ne de ciddi bir seyler okurlar. Kisacasi hiçbir sey yapmaksizin, bilimden yalnizca söz ederler, sanattan da anladiklari yoktur. Hepsi ciddi, asik suratlidir, yalnizca önemli konulardan söz ederler ve felsefe yaparlar. Onlara göre isçiler korkunç yemek yiyen, otuzu kirki bir odada, tahtakurulari, les gibi kokular, küf ve rutubet içinde, yastiksiz uyuyan düsük ahlakli kisilerdir...
Ve açikça görülüyor ki bizde yapilan bütün akillica konusmalar dikkatleri baska yöne çekmeye ve göz boyamaya yöneliktir. O pek sik sözü edilen kresler, okuma odalari nerede? Onlardan yalnizca romanlarda söz edilir.“
(Arka Kapak)
Bu ürüne ilk yorumu siz yapın!